BÖLGE İDARE MAHKEMESİ, EMNİYET KEMERİ TAKMAMAKTAN DOLAYI SÜRÜCÜYE DÜZENLENEN TRAFİK CEZASININ SÜRÜCÜNÜN SİGORTASIZ ÇALIŞTIĞINI GÖSTERMEYECEĞİNE KARAR VERDİ.

T.C.

                 İZMİR

BÖLGE İDARE MAHKEMESİ

ALTINCI İDARİ DAVA DAİRESİ

ESAS NO                                             : 2022/…

KARAR NO                                         : 2022/…

İSTİNAF BAŞVURUSUNDA

BULUNAN (DAVALI)                      :SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

VEKİLİ                                                  :AV. B… K…

                                                         İzmir Sigorta İl Müdürlüğü/İZMİR

KARŞI TARAF (DAVACI)            :M… Z… D…

VEKİLİ                                                  :AV. TURGAY GÖLLER

İSTEMİN ÖZETİ                               : Davacıya ait araçta kayıtdışı işçi çalıştırıldığından bahisle, davacının 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi uyarınca  9.300,00-TL idari para cezası ile tecziyesine ilişkin 16.09.2021 tarih … sayılı işlem ile bu işleme yapılan itirazın reddine ilişkin 21/12/2021 tarihli 2021/… sayılı İtiraz Komisyonu kararının iptali istemiyle açılan davada; K. İ. isimli şahsın 5510 sayılı Kanun bağlamında hizmet akdini oluşturan “zaman” ve “bağımlılık” unsurlarını ihtiva edecek şekilde çalıştırıldığı hususunun trafik ekiplerince düzenlenen tutanaktan tereddütsüz biçimde anlaşılamadığı, denetim esnasında aracın ticari faaliyet amacıyla kullanıldığına ilişkin herhangi bir tespite ve bilgiye yer verilmediği,  anılan kişinin çalışma olgusunun işyeri defter, kayıt ve belgeleri incelenmek, varsa tanık bilgisine başvurulmak suretiyle kapsamlı bir inceleme ile belirlenmesi gerektiği, dolayısıyla anılan şahıs ile davacı arasında süreklilik arz eden işçi-işveren ilişkisinin mevcudiyetinin bu haliyle kanıtlanamadığı sonucuna ulaşıldığı, bu durumda, isnat olunan fiillere esas çalışma olgusu ile ilgili yeterli inceleme ve araştırma yapılarak lehte ve aleyhte tüm deliller toplanmak suretiyle davacı ile adı geçen arasında hizmet akdi ilişkisi kurulduğu hususunun, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerle ortaya konulmadan verilen dava konusu idari para cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda İzmir 6. İdare Mahkemesi Hakimliği’nce verilen 31/05/2022 tarih, E:2022/…  K:2022/1… sayılı kararın; resmi kurum kayıtlarına dayanmayan, usul ve yasaya aykırı idare mahkemesi kararının ortadan kaldırılması gerektiği, diğer yandan idareleri harçtan muaf olduğundan yargılama giderleri içerisinde harç kaleminin yer almasının da  usul ve yasaya aykırı olduğu  ileri sürülerek istinaf yoluyla kaldırılması istemidir.

SAVUNMANIN ÖZETİ                    : İstinaf başvuru dilekçesine yanıt verilmemiştir.

TÜRK  MİLLETİ  ADINA

Karar veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi Altıncı İdari Dava Dairesince; dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler incelenerek gereği görüşüldü:

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinde, “… İstinaf, temyizin şekil ve usullerine tabidir.

Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir…” kuralına yer verilmiştir.

Dosyadaki belgeler ile başvuru dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Dairemizce; salt kolluğun kendi mevzuatı kapsamında yaptığı denetim sonucu düzenlediği ve aksi davacı tarafından maddi dayanakları ile ortaya konulamayan  trafik para cezası tutanağına dayanılarak idarece 5510 sayılı Kanunun 102. maddesi uyarınca  idari yaptırım uygulanabileceği, gerektiğinde Mahkemelerin 2577 sayılı Yasanın 20. maddesi uyarınca re’sen inceleme ve araştırma yapılarak dayanak ceza tutanağının maddi çerçevesi ve hukuksal sonuçlarının takdir edilmesi gerektiği kabul edildiğinden;  15/09/2022 tarihli ara kararımıza verilen cevap ve ekinde  gönderilen bilgi ve belgeler ile davacının hem idari itiraz hem de dava dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlar gözönünde bulundurulduğunda; davacının “T” ticari plakalı aracında adına trafik para cezası düzenlenen kişinin aracı geçici olarak kullandığı, aralarında çalışma ilişkisi bulunmadığını ileri sürdüğü, trafik para cezası tutanağının araçta fiilen ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapılırken uygulandığı yolunda bir tespit içermediği, salt emniyet kemeri takmamak eylemi nedeniyle verildiği, aynı kişinin davacının aracında öncesi ve sonrası dönemde herhangi bir  trafik para cezası bulunmadığı görüldüğünden; bu kapsam, konu ve içeriği ile dayanak trafik para cezası tutanağının davacı ile cezaya konu kişi arasında çalışma ilişkisinin varlığını ortaya koyamadığı, bu nedenle tek başına dava konusu işlemin geçerli, yeterli dayanağı olamayacağı değerlendirilerek;  dava dosyasındaki belgeler ile başvuru dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve  kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle                   ;

– İzmir 6. İdare Mahkemesi Hakimliği’nce verilen 31/05/2022 tarih, E:2022/… K:2022/… sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusunun yukarıda yazılı açıklama ile reddine,

– aşağıda ayrıntısı gösterilen yargılama giderlerinin istinaf isteminde bulunan üzerinde bırakılmasına, yatırılan posta gideri avansından artan tutarın Mahkemesince yatırana iadesine,

– 10/11/2022 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak  karar verildi.

Başkan                                                Üye                                                      Üye

…..                                                         …..                                                         …..

AYRIŞIK OY                                        :Dosyadaki belgeler ile başvuru dilekçesindeki iddiaların incelenmesinden, istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın açıklanmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı ve buna göre davalı idare istinaf başvurusunun reddi gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyorum.

                                                                                                                              Üye                                                                                                                                …..